24.04.2019

RAHEL TANRI'YLA HESAPLAŞIYOR ~ STEFAN ZWEİG

   Kitap Fiyatı: ₺  5,09 [ 23/11/2018 ]  - Kitapyurdu 

Kitabın içinde üç adet hikaye var: Rahel Tanrı'yla Hesaplaşıyor, Üçüncü Güvercinin Hikayesi ve Ölümsüz Kardeşin Gözleri. Ölümsüz Kardeşin Gözleri'ni başka bir yayınevinden okuyup yorumladığım için burada aynı şeyleri tekrarlamayacağım. (Ölümsüz Kardeşin Gözleri hakkındaki yazıma ulaşmak için yazının üzerine tıklayınız.)
  Almanca aslından çeviren Gülperi Sert, önsöz ile önce okuyucuyu bilgilendiriyor. Zweig'in beş menkıbesinin üçü bu kitapta mevcut. (Geri kalan iki menkıbe ise Gömülü Şamdan ve Zıt İkizler.) Menkıbe menkıbe dedim durdum peki, nedir bu menkıbe? Türk Dil Kurumu'na baktığımızda menkıbenin tanımı şöyle yapılmış: Din büyüklerinin veya tarihe geçmiş ünlü kimselerin yaşamları ve olağanüstü davranışlarıyla ilgili hikaye. Stefan Zweig menkıbelerini yazarken Rahel ile Yakup'tan, Nuh'un tufanından ve son olarak da bir Hint destanından esinlenmiş.

Rahel Tanrı'yla Hesaplaşıyor

" Bizler biliyoruz ki Yüce Tanrım, ömrümüzün sonbaharı çok yakındadır ilkbaharının, yazı ise hiç uzun değildir; bu nedenle böyle bir sabırsızlık çalkalanır kanımızda, bu nedenle büyük bir açlıkla uzanır elimiz sevdiğimizi almaya ve fani şeylere bile hemen sevinmeye; zaman geçtikçe yaşlanırken, beklemeyi nasıl öğrenelim, bir gecede ölüp giderken nasıl sabredelim, zaman sönmeyen ateşiyle peşimizdeyken nasıl yanmayalım, ölüm arkamızdan koşarken nasıl acele etmeyelim? " 

 Tanrı, Kudüs'te mabedinin ortasında kendisiyle dalga geçen insanlara daha fazla dayanamıyor ve sabrını yitirip öfkeleniyor. Kendisiyle dalga geçenlere de öfkesini göstermeye karar veriyor. O'nunla iletişime geçmeye çalışanlar olsa da Tanrı, onları görmezden geliyor.
 Taş üstünde taş bırakmayacağı anlaşıldığında ölüler mezarlarından kalkıp Tanrı'ya yalvarmaya başlıyor ve Rahel, Tanrı'nın dikkatini çekiyor.
 Kitabı okumadan önce Rahel ile Yakup'un hikayesini bilmiyordum ve okurken bir yandan Rahel'i anladım ama bir yandan da hiç anlamadım. Benim için oldukça değişik bir hikayeydi.

Üçüncü Güvercinin Hikayesi

" Bugüne kadar hiç kimse görmedi onu, barışı ararken yolunu kaybeden efsanevi güvercini, fakat o hala başlarımızın üzerinde uçuyor, korku içinde, kanatları yorgun. " 

 Zweig önce Nuh'un Ağrı Dağı'nın tepesinde tufanın bitmesini bekleyişini anlatmış. Bunu anlamak için üç güvercin salmış Nuh: İlk güvercin akşama dönmüş, yedi gün sonra saldığı ikinci güvercin ona gagasıyla bir zeytin ağacının yaprağını getirmiş ve yedi gün sonra saldığı üçüncü güvercin ise hiç geri dönmemiş.
 Nuh artık tufanın bittiğine, dünyanın insanlar için yeniden açıldığına yormuş bunu. Oysa görevini unutan üçüncü güvercinin gelmemek için çok sağlam bir nedeni varmış: Barışı aramak. Stefan Zweig, hikayesi hiç anlatılmayan üçüncü güvercinin hikayesini anlatıyor.


 Bir sonraki kitapta görüşmek üzere.❤ 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder