Kitap Fiyatı: ₺ 6,19 [ 27/05/2018 ] - Kitapyurdu
Kimselere belli etmeden oluşturduğum her aya bir Zweig köşemde bu ay Gömülü Şamdan yer alıyor.😊 Gömülü Şamdan belki de Zweig'in bir Yahudi olduğunu en çok hatırlatan kitabıdır. Şahsen ben okurken sürekli olarak aklımdaydı. Vay be, dedim adam ne acılar çekiyormuş aslında.
Kitapta bahsi geçen yedi kollu şamdan, aslında dini ögeler taşıyan bir sanat eseri diyebiliriz. Onlara göre Tanrı'nın yoluna hizmet etmiş gerçek bir araç şamdan ve bu yüzden onlar için oldukça önemli. Ancak Yahudilerin kendilerine ait bir devleti olmadığı için (İsrail yok o zamanlar) yersiz yurtsuz, her devletin dışlananları olarak yaşıyorlar. Yazar, hislerini de en güzel şekilde kelimelere şöyle döküyor:
455 yılında geçen hikayemiz Roma'nın Vandallar tarafından işgal edilmesiyle başlıyor. Yahudiler İngiltere'de bile haklar elde ettiklerinde takvimler 18. ya da 19. yüzyılı gösteriyordu. Yani ondan önce ikinci sınıf vatandaş olarak muamele gördüklerini söyleyebiliriz. Roma'da da kutsal emanetlerine el konulmuş bir şekilde yaşarlarken Vandalların işgaliyle kutsal emanetler ve en önemlisi şamdan tehlikeye giriyor.
Zweig metinde açık açık dünyadaki bütün kötülüklerin Yahudilere de bir kötülüğünün dokunduğunu yazmış. Bunun en önemli nedeninin İkinci Dünya Savaşı zamanında yaşaması olduğunu söyleyebiliriz. Zaten Zweig, Hitler'in yarattığı faşist düzenin bütün dünyaya yayılacağını düşünerek intihar etmiştir. O yüzden kitabın karamsar bir havada geçmesini anlamlandırmamız mümkün.
Roma'nın işgalinden sonra (bu arada Vandallar dedikleri Bizanslılar) şamdanı kendi krallarına götüreceklerini öğrenen Yahudiler, işgalcileri gemilerine kadar takip ediyor. On yaşlı adam ve bir küçük çocuk. Bu küçük çocuk tanık olarak yanlarında yer alırken gelecekte Yahudilerin şamdanı geri almasını umut ettiği insan haline dönüşüyor. Adı Benjamin ve öylesine birinin torunu. Benjamin 87 yaşına girdiğinde son kez şamdanı görmek için Pera'ya yani Taksim'e geliyor.
Metnin ilk yarısının oldukça sakin ilerlediğini söylemem mümkün. Ancak sonra işin için Ayasofya, Pera gibi bilindik yerler girince insan ister istemez meraklanıyor. Zweig bu kitabıyla kendisinin de ait olduğu bir grubun, Yahudilerin derdini anlatmaya çalışmış ve başarılı da olmuş. Ancak acaba şimdi İsrail'i görseydi ne düşünürdü?
Zweigseverler için güzel bir kitap daha ama psikolojik tahlillerden çok bilgiler yer aldığı için çok da severek okumadım açıkçası. En az sevdiğim Zweig kitabı Gömülü Şamdan olabilir.
Bir sonraki kitapta görüşmek üzere.❤