Kitap Fiyatı: ₺ 6,00 [ 27/06/2019 ] - Kitapyurdu
Ursula K. Le Guin'in önsözüyle İthaki'den çıkmış bir bilimkurgu klasiği Uzaktan Kumandalı Kız.
James Tiptree Jr ya da gerçek adıyla Alice Bradley Sheldon. Modern dönemde yaşamasına rağmen yazılarını yayımlamak için bir erkek adını tercih ediyor. Sanatla iç içe büyüyen yazar hayatının bir kısmında istihbaratçı olarak görev yapıyor. Oldukça ilginç bir yaşam öyküsüne sahip olan James ya da Alice, eşiyle yaptığı bir intihar antlaşması sonucu 19 Mayıs 1987'de önce eşini sonra da kendisini öldürür.
"Tanrıların sahip olduklarını ölümlüler de arzuluyor sonuçta. "
Yazarın tabiriyle izlediğimiz kızın adı P. Burke. Burke, dış görünüşü yüzünden zor zamanlar geçirdiğinde intihara kalkışıyor. Ancak kaldırıldığı hastanede hayata geri döndürülüyor. Ve burada bir doktor tarafından iş teklifi alıyor. Koşulları açık ve net: Yıldızlarla tanışmak karşılığında yasal olarak ölü kabul edilecek. Zaten kendini öldürmeyi denemiş ve başarısız olmuş olan Burke, işi kabul ediyor.
Özel bir hastanede, onun dünyasında zenginlerin sahip olabildiği gerçek çiçeklerin bile olduğu bir odaya alınıyor. İyileşme sürecinin ardından işin tam olarak ne olduğunu öğreniyor Burke. Reklamların tamamen yasaklandığı dünyada gizli reklam yapmak, hemde kimse fark etmeden.
Bir bedeni naklen, uzaktan kontrol etmek. Bunun için Burke yeraltında bir kabine yerleştiriliyor ve kontrol edeceği beden, Delphi, ise ışıltılı bir hayata başlıyor. 18 yaşındaki Burke, 15 yaşında Delphi olarak ürünleri kullanıyor ve insanlara gösteriyor. Tat ve koku almak hariç bütün duyguları Burke de Delphi ile birlikte yaşıyor.Ve sonra biriyle tanışıyor Delphi olan Burke.
" Sorun şu ki, Paul'u seven aslında sekiz bin kilometre ötedeki P. Burke."
Burke, Delphi'yi o kadar seviyor ki kabinden hiç çıkmıyor ve rahatsızlanarak Delphi'nin de bayılmasına neden oluyor. Bu noktada hemşire Burke'e müdahale ederek onun yüzmeyi sevdiğini keşfediyor. Ve Burke için bir havuz ayarlıyor.
Bu sırada Paul ve Delphi gittikçe birbirlerine bağlanıyor. Ve bu aşk yetkilileri rahatsız etmeye başladığında somut müdahaleler de başlıyor. La Casa De Papel'de Tokyo'nun da dediği gibi, sonuçta aşk her şeyin mahvolması için iyi bir nedendir.
Çok severek okuduğum bir kitap oldu. Ursula K. Le Guin'in yakın bir arkadaşı olan yazarı kesinlikle onun kadar sevdim. Bilmiyorum, belki kadınların az olduğu bir alanda kadınları desteklemek için onlara daha ılımlı yaklaşıyor da olabilirim.😉
Günün birinde reklamların yasaklanması gibi bir mucize olursa, ki hiç sanmıyorum, gerçekleşmesi olası şeyler içeriyor metin. P. Burke insanın içini sızlatan, kıyamam ya şeklinde okuduğum bir karakter oldu. Ve onun yaşadığı intihar olayı malesef ki bilimkurgunun değil gerçek dünyanın bir parçası.
Bir sonraki kitapta görüşmek üzere.❤
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder