16.05.2019

KÜLLERİNDEN DOĞAN ~ GAELEN FOLEY

  Kitap Fiyatı: ₺ 10 [ 01/02/2018 ]  - Nadir Kitap  

 Cehennem Kulübü serisinin üçüncü kitabıyla karşınızdayım. Seriyi şöyle alta bırakıp (önceki iki kitabın yorumu için üzerlerine tıklayınız.) yorumuma geçeceğim:

3)Küllerinden Doğan
4)My Ruthless Prince
5)My Scandalous Viscount
6)My Notorious Gentlemen
7)The Secret Of A Scoundrel

 Romanımız 1804 İngiltere'sinde başlıyor. Falconridge Kontu Jordan Lennox'un ajan eğitimini yeni tamamladığı yıl 1804.  Jordan diğer 'kulüp' üyelerinin aksine sosyeteden izole bir hayat yaşamamayı tercih ediyor, bunun onu daha sağlıklı tuttuğuna inanıyor. Mara Bryce ile de 1804'te bir kır evi davetinde tanışıyor ve birbirlerine tutuluyorlar. Ancak Jordan, sorumluluklarının bilincinde olan bir genç olduğu için görev çağrısı geldiğinde Mara'yı arkasında bırakıyor.
 12 yıl sonra ilk defa bir müzayede de karşılaşıyor Jordan ve Mara. Jordan hala bekar, Mara ise kocasını kaybetmiş ve 2 yaşında küçük bir oğlu var. Neredeyse 30 yaşında olan Mara ve henüz evlilik diyarına adımını bile atmamış Jordan birbirlerini ilk gördüklerinde duydukları heyecana rağmen birbirlerine öfkeliler.
 Oysa Jordan'ın 'kulüpten' arkadaşları onun, Mara'ya olan hasretinin farkında hemde 12 yıldır. Onu daha iyi anlamalarını sağlayan şey ise önceki iki kitapta yaşadıkları aşk deneyimi. Ve Mara'nın çok işlerine yarayabilecekleri bir konumda olduğunun da farkında olan kulüp üyeleri, -biraz bahane ederek- Jordan'a Mara ile yakınlaşması için emir veriyor.
  Kitabın aksiyon kısmında olan karakterleri de unutmamak gerekiyor tabi. 'de Rohan ile Kate'in elde ettiği parşömenler sayesinde uzun bir süredir Özgürlükçülerin elinde olan arkadaşları Drake'i geri alıyorlar ama o, hiçbir şey hatırlamıyor. Hatta onu sadece işkenceden çıkaran bir Özgürlükçüye, James Falkirk, geri dönmek istiyor. Ancak Max, onu evine, annesine götürdüğünde hayallerindeki kızı görüyor: Emily. Arka planda, küçük küçük de olsa onların ilişkilerini de öğreniyoruz.
 Dresden Bloodwell ise önceki kitaplardan daha çok karşımıza çıkıyor ve Londra daha tehlikeli bir yere dönüşüyor. Sadece Özgürlükçüler ve Tarikatın değil, Özgürlükçülerin kendi içindeki mücadele de öne çıkıyor.
 Kitaba genel olarak bakıldığında çok fazla yazım hatası vardı. Açıkçası bu durum beni kitaptan uzaklaştırdı. Oysa ben serideki en beğendiğim kitap kapağına sahip olduğu için çok hevesle başlamıştım. Ancak yanlış yazılan veya yazılmayı unutulan kelimeler olması beni çok itti.
 Her bir kitapta Cehennem Kulübüyle ilgili bilgilendirme yapılması beni sıktı. Evet, yazar da haklı birileri seri olduğunu bilmeden üçüncü kitaptan başladığında okudukları şeyi anlamaları için bu gerekli ama beni bunalttı. Bu nedenle muhtemelen dördüncü kitabı okumak için biraz bekleyeceğim. Oysa kitabın aksiyon kısmı oldukça heyecanlı bir yerde kalmıştı.😓
 Onun dışında bu kitabı diğerlerinden farklı kılan Jordan'ın zekasının daha ağırlıkta olmasıydı. Evet, başarılı bir dövüşçü, her ajan gibi, ancak zekasını diğerlerinden çok kullanıyor. Yine tabiki çoooook yakışıklı, insanın ağzının sularını akıtacak bir adam ve güzeller güzeli, naif, mükemmellik abidesi bir kadın vardı karşımızda.
 Cennetin Ateşi, her ne kadar Cehennem Kulübü serisine ait bir kitap sayılsa da olmadığını öğrenmiş bulunuyorum. Knight Family adı verilen 7 kitaplık serinin ilk kitabı olan The Duke, dilimize Cennetin Ateşi olarak çevirilmiş. Bu durumda Cehennem Kulübü serisi oldukça heyecanlı ve tadı damakta kalan bir yayınevi tarafından yarım bırakılan seriler arasına katılmış oldu. Böylece Cehennem Kulübü serisini dilimize çevirildiği oranda üzülerek bitirmiş oldum. Epsilon yayınevi Gaelen Foley çevirisini en son 2015'de yapmış. Açıkçası serinin diğer kitaplarının çevirileceğine dair inancım yok. Umarım yanılıyorumdur.😓
 

 Bir sonraki kitapta görüşmek üzere.❤ 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder